ANASAYFA

 
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu

Mustafa Kemal ATATÜRK

ATATÜRKÜN Resimleri ne Bakmak icin TIKLAResimleri

19 Mayis 1881'de Selanik'te, Ahmet Subasi Mahallesi'ndeki pembe boyali, ahşap bir evde doğdu. Selanik o tarihte Osmanli Imparatorluğu içinde bulunuyordu. Mustafa Kemal'in Makbule adinda bir kizkardeşi vardi. Babasinin adi Ali Riza, annesininki Zübeyde idi. Mustafa Kemal 1886'da ilkokula başladı ve başarıyla bitirdikten sonra 1893 yılında Selanik Askeri Rüstiyesi'nde (ortaokuluna) devam etti. Öğretmeni Mustafa Bey Mustafa'yi bir gün yanına çagırdı ve: "Bak oğlum! Benimde adim Mustafa, senin de adin Mustafa. Araya bir fark koyalim, bundan sonra senin adin Mustafa Kemal olsun," dedi. Mustafa Kemal Askeri ortaokulu'nu 1896'da başarıyla bitirdikten sonra Manastır Askeri lisesi'ne yazildi. Bu okulda çok başarılı olmasina ragmen ayrica Fransızca dersleri aldı. Yalnız bununlada yetinmeyen Mustafa Kemal şiir, edebiyat, tarih ve özellikle Türk tarihi hakkinda bilgiler edindi. 1899'da Askeri liseyi bitirip İstanbul Harp okulu'na yazıldı. Bu dönemde Osmanlı yönetimi'ni inceledi ve durumunun iyiye gitmediğini anlayan Mustafa Kemal okul'da el yazması bir gazete çıkarmaya başladı. Bu eylemin amacı yeni, çağdaş, özgürlük fikrini yaymak ve memleketin durumunu herkese bildirmekti. Yalnız bu eylem uzun sürmedi ve gazete hemen yasaklandı. Mustafa Kemal bunun yanında derslerine devam edip bu okulu başarıyla bitirerek 1902'de teğmen oldu ve İstanbul Harp Akademisi'ne yazıldı. 11 Ocak 1905'te de Istanbul Harp Akademisi'ni bitirerek Yüzbaşi rütbesi ile 7. Ordu emrine atandı. 20. Haziran 1907'de Selanik'te bulunan 3. Ordu'da görevlendirildi. 13 Nisan 1909'da Istanbul'da meydana gelen ikinci Meşrutiyet'e karşı 31 Mart Isyanı'nı bastıran "Hareket Ordusu"nun Kurmay Başkanı olarak Istanbul'a geldi. 1910'da Fransa'ya gönderildi ve askeri manevralarda bulundu. Daha sonra Trablusgarp'a gönüllü olarak gitti ve Italyan kuvvetlerini bozguna uğrattı. Mustafa Kemal Istanbul'a döndükten sonra 3 Kasım 1913'te Sofya'ya askeri ateşe olarak atandı ve 1.Mart 1914'te yarbayliğa yükseldi. Osmanlı Devleti 1914'te 1. Dünya Savaşı'na girdi. Mustafa Kemal'in görev istemesi üzerine 2 şubat 1915'te Tekirdağdaki 19. Tümen Komutanlığına tayin edildi. Çanakkale Harpleri'ne katılan Mustafa Kemal Anafartalar'da Ingilizler'in ve Fransızlar'ın ilerlemesini önledi. "Anafartalar kahramanı" olarak Anafartalar Grubu Komutanlığı'na atandı. Arıburnu'nda ve Conkbayiri'nda düşmani bozguna ugratan Mustafa Kemal düşman birliklerinin Boğazdan Istanbul'a geçmesini önledi. Mustafa Kemal bir zaman sonra Diyarbakir Kolordu Komutanlığına atandı ve 19. Mart 1916'da General oldu. Doğu'da Ruslar'a karşı büyük zaferler kazanan M. Kemal Bitlis ve Muş'u Ruslar'dan geri aldı. 16 Mart 1917 tarihinde 2. Ordu ve kisa bir zaman sonra da 7. Ordu Komutanlığı'na atandı. Yıldırım Orduları Komutanı Mareşal von Falkenhayn ile ordunun düzeni kunusunda anlaşamayınca 7 Ekim 1917 tarihinde bu görevinden ayrıldı ve Istanbul'a döndü. Karargahta görev verilen M. Kemal 15 Aralik 1917 tarihinde Veliaht Vahdettin'in Almanya gezisine katildi. 4 Ocak 1918 tarihinde seyahatten dönen Mustafa Kemal 7. Ordu'daki görevine başladı. Fakat orada böbreklerinden rahatsızlandı ve tedavi olmak üzere Viyana'ya gitti. 2 Agustos 1918 tarihinde Viyana'dan Istanbul'a döndü ve bu arada padişah olan sehzade Vahdettin'le memleket sorunlarını bir kere daha görüştü. M. Kemal bu görüşmeden sonra kararını verdi: 28 Agustos 1918 tarihinde tekrar Halep'e giden M. Kemal 7. Ordu Komutanı olarak görevine basladi. 19 Eylül 1918 günü Ingilizler ve Arap birliklerine kahramanca karşi koydu. Daha sonra "Yıldırım Orduları Komutanlığı" görevini, Maresal Liman von Sanders'ten devraldı. Yıldırım Orduları Grup karargahi 7 Kasim 1918 tarihinde kaldirildi ve Mustafa Kemal Istanbul'a döndü. 1. DünyaSavasi'nda Osmanli Imparatorlugu yenik sayilinca 19 Mayis 1919 günü Padisah tarafindan, 9.Ordu Müfettisligi, yani "Türklerin Rumlar'a yaptigi baskiyi yerinde incelemek ve önlemek" görevi ile Samsun'a çikti. "Mustafa Kemal Samsun'a çiktigi zaman, kafasında kuracağı devletin temellerini atmıştı. Bu kuracağı devletin içinde ne Padişah'a ne de Halife'ye yer vardı. Modern çağdaş bir devlet kuracaktı. Kurdu da". Erzurum ve Sivas Kongrelerin'de Başkan seçildi ve 27 Aralık 1919'da Ankara'ya geldi. 23 Nisan 1920'de Ankara'da "Büyük Millet Meclisi"ni açtı ve ertesi gün başkanlığa seçildi. Artık "Ankara'da bütün Türklerin temsilcisi bir Meclis ve onun başında da vatansever ve eşsiz bir devlet adamı vardı: MUSTAFA KEMAL". 23 Ağustos 1921 Sakarya Meydan Muharebesi savas alanında Mustafa Kemal ordusunun başında milletine söyle diyordu: "Hatti müdafaa yok, sathi müdafaa vardır. O satih bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaşın kanı ile sulanmadıkça terk olunamaz." Üçbuçuk sene süren Kurtuluş şavaşı ile vatanımızı Isgalciler'den kurtarıp 24 Temmuz 1923 tarihinde Lozan Barış Antlaşması ile yeni Türk Devleti'nin mesruluğunu kabul ettirdi. Bu arada Padişah Vahdettin, Istanbul'u gızlice bir Ingiliz gemisine binerek 17 Kasim 1922 günü terketti. 29 Ekim 1923 günü büyük şenliklerle birlikte Cumhuriyet ilan edildi ve Gazi Mustafa Kemal ilk Cumhurbaşkanı seçildi. Kurulan Cumhuriyet hükümeti, devlet idaresinde, hukukta, kültürde, ekonomide ve benzeri her konuda süratle devrimlerini yapmaya başladı. Saltanatın kaldırılmasından sonra, 3 Mart 1924 tarihinde Hilafet de tarihe karıştı. Ve Mustafa Kemal 53 yaşındayken, 24 Kasim 1934 tarihinde TBMM "Türk milleti adina", kendisine "ATATÜRK" soyadını verdi. Kısacık ömrünü zaferlerle süsleyen, milletini bağımsızlığına kavuşturarak yepyeni bir devlet kuran, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK, 10 Kasim 1938 perşembe günü, saat 9.05'te Istanbul'da Dolmabahçe Sarayi'nda hayata gözlerini kapadi.

M. Kemal ATATÜRK

ATATÜRK'ÜN GENÇLİĞE HİTABESİ

Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk istikbalini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegane temeli budur. Bu temel,senin en kiymetli hazinendir. Istikbalde dahi, seni, bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahili ve harici bedbahtlarin olacaktir. Bir gün, istikbal ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düsersen, vazifeye atilmak için,içinde bulunacagin vaziyet imkan ve seraitini düsünmeyeceksin! Bu imkan ve serait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. Istiklal ve Cumhuriyetine kastedecek düsmanlar, bütün dünyada emsali görülmemis bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanin bütün kaleleri zaptedilmis, bütün tersanelerine girilmis, bütün ordulari dagitilmis ve memleketin her kösesi bilfiil isgal edilmis olabilir. Bütün bu seraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere. memleketin dahilinde iktidara sahip olanlar gaflet ve delalet ve hatta hiyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri sahsi menfaatlerini, müstevliler siyasi emmelleriyle tevhit edebilirler. Millet fakru zaruret içinde ve bitap düsmüs olabilir.

Ey Türk istikbalinin evladi! Iste, bu ahval ve serait içinde dahi, vazifen, Türk istiklal ce Cumhuritetini kurtarmaktir! Muhtaç oldugun kudret, damarlarindaki asil kanda mecvuttur.

M. Kemal ATATÜRK

 

ATATÜRK DİYOR Kİ

» Ben manevi miras olarak hic bir ayet, hic bir dogma, hic bir donmus ve kaliplasmis kural birakmiyorum.
» Benim manevi mirasim ILIM ve AKIL’dir.
» Benden sonrakiler, bizim asmak zorunda oldugumuz cetin ve koklu zorluklar karsisinda , belki gayelere tamamen eremedigimizi, fakat asla taviz vermedigimizi , akil ve ilmi rehber edindigimizi tasdik edeceklerdir.
» Zaman suratle ilerliyor ; milletlerin , toplumlarin , kisilerin mutluluk ve mutsuzluk anlayislari bile değişiyor.
» Böyle bir dunyada , asla degismeyecek hukumler getirdigini iddia etmek ,
aklın ve ilmin gelisimini inkar etmek olur.
» Benim Türk milleti için yapmak istediklerim ve başarmaya çalıştıklarım ortadadır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler , bu temel eksen üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse , manevi
mirascılarım olurlar.

 

YIKIN HEYKELLERİMİ

Ey milletim
Ben Mustafa Kemal'im
Cagin gerisinde kaldiysa düsüncelerim
Hala en hakiki mürsit degilse ilim
Kurusun damagim dilim
Özür dilerim

Unutun tüm dediklerimi
Yikin diktiginiz heykellerimi

Özgürlük hala
En yüce deger
Degilse eger
Prangali kalsin diyorsaniz köleler

Unutun tüm dediklerimi
Yikin diktiginiz heykellerimi

Yoksa cagdas medeniyetin bir anlami
Ortacaga taşımak istiyorsaniz zamani
Bas taci edebiliyorsaniz
Sanatin icine tüküren adamı

 

Unutun tüm dediklerimi
Yikin diktiginiz heykellerimi

Yetmediyse acisi siddetin savasin
Anlami kalmadiysa
Yurtta sulh dünyada barisin

Eger varsa ödülü silahlanmayla yarisi
Unutun tüm dediklerimi
Yıkın diktiginiz heykellerimi

 

Özlediyseniz fesi peceyi
Aydinliga yegliyorsaniz kara geceyi
Hala medet umuyorsaniz
Sihtan seyhten dervisten
Sifa buluyorsaniz
Muskadan üfürükcüden
Unutun tüm dediklerimi
Yıkın diktiginiz heykellerimi

Esit olmasin diyorsaniz kadinla erkek
Karacarsafa girsin diyorsaniz
Yobazin gazabindan ürkerek
Diyorsaniz ki okumasin
Kadinimiz kizimiz
Budur bizim alin yazimiz

Unutun tüm dediklerimi
Yıkın diktiginiz heykellerimi

Fazla geldiyse size
Hürriyet cumhuriyet
Özlemini cekiyorsaniz
Saltanatin sultanin
Hala önemini anlayamadiysaniz
Millet olmanin
Kul olun ümmet kalin
Fetvasini bekleyin şeyhülislamin

Unutun tüm dediklerimi
Yıkın diktiginiz heykellerimi
RAHAT BIRAKIN BENİ

siir Süleyman Apaydin'a aittir.

KUTLU SÖĞÜT AĞACI
(ATA'NIN DOĞA SEVGİSİ)

YAPRAKLARINDA BILLUR BILLUR GOZYASLARI AGLIYORLAR

BIRINI OZLUYORLAR ESKI ANKARA'DA, ILK MECLISE GIDEN YOL USTUNDE BIR TEK SOGUT AGACI VARDI; KAR DEGIL,
YAGMUR DEGIL GUMUS YAPRAKLARINA TOZ YAGARDI.
AMA O ''OLSUN....'' DERDI, VARSIN OLSUN,AZ SONRA BU YOLDAN O, GECECEK. BEKLERDI.
UMUT DOLUYDU,IYIMSERDI BU BEKLEYISI DE SEVERDI.
HER GUN, AMA HER GUN, ''O'' GECERKEN ONUNDEN BIR SENLIK BIR DUGUN SOGUTUN GUMUS YAPRAKLARI
SIKIR SIKIR OYNARDI. DUNYADA MUTLULUK DIYE BIR SEY VARDIYSA EGER BU BULUSMADA VARDI.
MUSTAFA KEMAL PASAYDI HER GUN O YOLDAN GECEN ISTER GEC OLSUN, ISTER ERKEN...
VE YANINDA KIM VARSA... GOZLERI GULER BAK! DER, ISTE BAK! BU AGAC BENIM SEVGILIM,
ANAM,BACIM, ANKARA'DAKI TEK AGACIM!
BOYLESINE SEVIYORUM ONU VE BEKLIYORUM, BIR GUN BU SEHRIN AGACLARA DONANIP DOLDUGUNU.
GUNLERDEN BIR GUN, SABAHIN O TATLI SERINLIGINDE
GAZI MUSTAFA KEMAL PASA GENE AYNI YOLDAN GECERKEN
VE YANINDAKILERE ''BAK,BAK BU BENIM...'' DERKEN
GOZLERINE INANAMADI, AGACINI YERINDE BULAMADI. YOL MUHENDISLERI EMIR VERMISTI
CARESIZ....
SOGUTU KESIN DEMISLERDI.
SIMDI AZIZ ATATURK, ELLERINE YUZUNE KAPAMIS AGLIYORDU.
KUCUK BIR COCUK GIBI: ''AMA O, BENIM AGACIMDI'' DIYE AGLIYORDU.
GORENLER O ANI UNUTAMADI
O AGIDI, O ISYANI... BIRILERIDE YOK CANIM OYLE SEY OLMAZ DEDILER
MUSTAFA KEMALLER AGLAMAZ DEDILER. AMA SOGUTLER....
O GUNDUR, BU GUNDUR YAPRAKLARINDA PIRIL PIRIL GOZYASLARI
BU ANLAYISA ISYAN ETTILER '' O , BIRTEK AGAC ICIN BILE AGLARDI'' DEDILER
AGLARDI.
ONDA İŞTE BÖYLE KOCAMAN BİR YÜREK VARDI.

M. Kemal ATATÜRK

 

ATADAN...
» "Beni görmek demek, Mutlaka yüzümü görmek demek değildir.
Benim fikirlerimi, Benim Duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kafidir!"

» "Cumhuriyeti biz kurduk onu siz yasatacaksınız!"

» "Ey yükselen yeni nesil Gelecek sizindir!"

» "Yüksel Türk senin için yüksekliğin sınırı yoktur!"

» "Bir Türk dünyaya bedeldir!"

M. Kemal ATATÜRK

 

ATATÜRK'TEN SON MEKTUP

Siz beni hala anlayamadiniz
Ve anlamayacaksiniz caglarca da...
Hep tutturmus "yil 1919" Mayis'in 19'u diyorsunuz
Ve eskimis sozlerle beni ovuyor, ovuyorsunuz.
Mustafa Kemal'i anlamak bu degil,
Mustafa Kemal ulkusu sadece soz degil.

Birakin o altin yapragi artik,
Birakin rahat etsin anilarda sehitler,
Siz bana, neler yaptiniz ondan haber verin;
Hakkindan gelebildiniz mi, yoklugun, sefaletin?
Mustafa Kemal'i anlamak yerinde saymak degil.
Mustafa Kemal'in ülküsü sadece söz degil.

Bana mustular getirin bir daha
Uygar uluslara esit yeni buluslardan,
Kuru soz degil, is istiyorum sizden anladinizmi?
Uzaya Turk adini Ataturk kapsuluyle yazdinizmi?
Mustafa Kemal'i anlamak avunmak degil,
Mustafa Kemal ulkusu sadece soz degil.

Hala o acikli agitlar dudaklarinizda,
Hala oturmus on kasimlarda bana agliyorsunuz.
Uyanin artik diyorum, uyanin, uyanin!
Uluslar fethine cikiyor uzak dunyalarin,
Mustafa Kemal'i anlamak goz boyamak degil,
Mustafa Kemal ulkusu sadece soz degil.

Beni seviyorsaniz eger ve anliyorsaniz;
Laboratuvarlarda sabahlayin, kahvelerde degil,
Bilim agartsin saclarinizi, kitaplar
Ancak boyle aydinlanir o sonsuz karanliklar.
Mustafa Kemal'i anlamak aglamak degil,
Mustafa Kemal ulkusu sadece soz degil.

Demokrasiyi getirmistim size, ozgurlugu,
Goruyorum ki hala ayni yerdesiniz, hic ilerlememis,
Birbirinize dusmussunuz halka egilmek dururken,
Hani koylerde isik, hani bolluk, hani kaygisiz gulen.
Mustafa Kemal'i anlamak itismek degil,
Mustafa Kemal ulkusu sadece soz degil.

Arayi kapatmanizi istiyorum uygar uluslara;
Bilime, sanata varilmaz rezil dalkavuklara,
Bu vatan, bu canim vatan sizden calismak ister,
Paydos ovunmeye, paydos avunmaya, yeter yeter!
Mustafa Kemal'i anlamak aldatmak degil,
Mustafa Kemal ulkusu sadece soz degil.

M. Kemal ATATÜRK